Okul Öncesi Eğitim sürecini kapsayan 0 ile 6 yaş, çocukların bütün gelişimsel alanlarda kaydedeceği ilerlemenin en hızlı olduğu ve kişiliğin temellerinin atıldığı bir dönemdir.

Bu dönemle ilgili Uzman Psikolog Işık Pekgirgin gazetemize açıklamada bulunarak ebeveynleri panik yapmamaları konusunda uyarırken bu ayrılığın çocuk üzerinde travma etkisinin yaratmayacağını söyledi. Pekgirgin, “Çocuğa yeni öğrenme fırsat ve olanakları hazırlayan çevre, onun gelecekteki özgüveni ve mutluluğu açısından büyük önem taşır. Ancak okula başlamak çocuğun yaşamındaki büyük değişiklerinden biridir. Çocuklar okula başlayana kadar, ailesinin içinde kurmuş olduğu iletişim ağı bütün hayatını etkilemektedir. Bu nedenle okula yeni başlayan çocuğun, anne babasına bağımlılığı büyük ölçüde devam etmektedir. Karşılaştıkları bu yeni ortamda kaygı duymaları ve çeşitli davranış değişiklikleri göstermeleri oldukça doğaldır’’ dedi.

AKLINA SORULAR  TAKILABİLİR

Alışma döneminde anne babalarının duygu ve düşüncelerinin iki konu üzerine odaklandığını söyleyen Uzman Psikolog Işık Pekgirgin, “Kimi bunu açıkça dile getirirken, kimileri bu duyguların farkında. Genelde anne babaların bu iki tip endişeleri böyle dönemlerde oldukça ağır basar. Ebeveynlerin hem kendilerini, hem de çocukları için bu durumu doğal bir süreç olarak görmeleri oldukça önemlidir. Okula başlarken yaşanan bu ayrılığın, çocuğu olumsuz etkileyip etkilemeyeceği anne babaların en çok aklına takılan sorudur. Fakat yaşanan bu ayrılık çocukta travma oluşturacak bir durum değil, olumlu bir gelişme olarak görülebilir” dedi.

OKUL BAMBAŞKA GÖRÜNÜYOR

Pekgirgin ebeveynlere, bu dönemde çocukların hissettiklerini önemsenerek duygularını dile getirmesine yardımcı olmaları gerektiğini söylerken, “Ebeveynler gibi çocuğun da aklında okula dair bir takım sorular olmaktadır. ‘Neden annem ve babamdan ayrılıyorum? Bütün bu çocuklar kim? Öğretmenim beni burada koruyabilecek mi? Annem gidip de, ya geri gelmezse, ne olacak? Evin yolunu da bilmiyorum. Burada ne yapacağım? Ağlarsam belki annem benimle kalır…’ Bu düşünceler okula alıştıktan bir süre sonra kaybolur. Bu kadar kısa sürede kaybolmasında anne ve babanın rolü oldukça büyüktür. Anne babalar hem sözel olarak, hem de davranışlarıyla bu soruları yanıtlamalıdır. Örneğin; ailelerin, çocuklarına her sabah okula gitmeden önce, okulda neler yapacaklarını anlatmaları korkuyu ve belirsizliği azaltacaktır” şeklinde konuşur.

AYRINTILAR ÖNEMLİDİR

Çocuklarla ilgili aile ve okul paylaşımlarının oldukça önemli olduğunu söyleyen Pekgirgin, “Çocuklar arasında asla okula adaptasyonla ilgili bir kıyaslama yapılmamalıdır. Kimi çocuk 2, kimi çocuk bu süreci 20 günde tamamlamaktadır. Hangi konu olursa olsun; kardeşi ya da arkadaşınızın çocuğu ile karşılaştırma yapmayın. Çocuğunuzun boynunuzdan inmezken, diğer bir çocuğun annesine el sallayıp içeri girmesi moralinizi bozmasın. Ebeveynlerin sakin olması çok önemlidir. Çünkü aksini hissederlerse, çocuklar korkularında haklı olduklarını düşünüp uyumda zorluk yaşamaktadır. Uyumda zorluk yaşayan çocuklarla okul ve aile işbirliği halinde yetişkinlerin yavaş yavaş uzaklaşması önerilmektedir. Hem aile içinde, hem de okullarda her çocuğu eşsiz olarak kabul etmek esastır. Ancak bu şekilde çocukların dünyalarına daha kolay girilebilir” dedi. Uzman Psikolog Işık Pekgirdin son olarak, ’’Güven duyulan çocuklar, kendine güven duyar. Anne babalık sadece korumak değildir. Gerçek ebeveynlik, çocuğun sağlıklı gelişmesine yardımcı olmak, onu yaşama hazırlamak ve güçlendirmektir’’ şeklinde ifade etti. 

WeCreativez WhatsApp Support
Merhaba Size Nasıl Yardımcı Olabiliriz?